Görsel ve İşitsel Olarak Bilgiye Erişimde Gelinen Nokta

Bilgiye Erişime Olan İhtiyaç

Günümüz tüketicilerinin bilgiye olan açlığı, bilginin gücü ve kontrolü, sürekli daha iyiyi aramaya olan talebi ve keşif keyfini de beraberinde getiriyor. Artık bilginin sadece metin formunda internette sorgulanması yöntemi çok gerilerde kaldı. Gerçek dünyada karşılaştığımız ve ilgimizi çeken nesneler hakkında daha doğal yöntemlerle, hareket halindeyken bilgi edinme aşamasındayız. Öyle ki, bugün teknolojiye ve bilgiye aç olan pek çoğumuz görsel ve işitsel bilgi arayışında yarışıyor. Yakında gerçekte karşılaştığımız her nesne ve hatta kişi, yani neredeyse tüm görsel evren akıllı telefonu olan hareket halindeki bizler tarafından ‘bilinebilir’ hale gelecek.

Biraz daha somut örneklerle ilerlersek, işaretleyerek öğrenme ve satın alma eğilimlerine sahip teknolojik platformların en popülerleri şu an için QR kodları ve etiketleme (tüm içeriği işaretleme), ilave olarak da zenginleştirilmiş gerçeklik uygulamaları. Zira özellikle akıllı telefonlarda artık kullanıcıların coğrafi konumunu saptama, yönünü belirlemeye dayalı uygulamalar tek başına yetersiz. Aşağıda görsel ve işitsel bilgi arayışına örnek bir kaç uygulamayla konuyu pekiştireyim...

  

Görsel Örnekler

Bugün Google Skymap ya da Skysafari gibi uygulamalarla telefonunuzu gökyüzüne çevirerek gökyüzündeki nesneler hakkında detaylı bilgi sahibi olabiliyorsunuz. Ya da Word  Lens uygulaması üzerinden fotoğraf çekme fonksiyonunu kullanarak basılı metinleri (örneğin restoran menüsü ya da işaret tabelaları) Fransızca ve İspanyolca’dan İngilizceye (ve tersi) çevirmeniz saniyelik iş. Leafsnap uygulaması kullandığı resim tanıma teknolojisi sayesinde yaprağın fotoğrafı üzerinden ağacın türü hakkında bilgi veriyor. Bir başka örnekte Google+’ın Find My Face uygulaması, kullanıcıya fotoğraflarında yer alan  kişilerin  kimliği  konusunda öneride bulunuyor. Kesinlikle çok ilginç. Sosyal faydası olan ve görme engelliler  için geliştirilen VizWiz uygulaması, görme engelliler için çekilen resimdeki objenin ne olduğunu söyleyerek yardımcı oluyor. Uçak firmalarının uçuşlarıyla ilgili canlı bilgileri verdiği kendi uygulamaları yanında PFAR uygulamasıyla havadaki uçaklar hakkında canlı bilgi alabiliyorsunuz. Günümüzde online moda mağazaları web kameranız yoluyla ürünlerini kendi üzerinizde denemenize dahi öncülük edebiliyor. Örnekleri sayısız şekilde arttırmak mümkün ve aslında pek çoğu utility marketingle doğrudan bağlantılı.

İşitsel Örnekler

Müzik tanıma özelliği sayesinde dinlemekte olduğunuz şarkının ismini ve sanatçısını  tanımlayan, bu bilginin paylaşılmasına ve müziğin satın alınmasına olanak sağlayan Shazam ve SoundHound gibi uygulamaları zaten biliyoruz. Ancak akıllı telefonu olanların olanların  herhangi  bir  kuşun  ötüşünü kaydedip uygulamanın sunucusuna göndererek (birkaç saniye  içinde)  kuşun cinsini öğrenmesine imkân sağlayan WeBIRD uygulamasına ne demeli? WeBIRDün 2012’de kuşların bahar göçü sırasında aktif kullanıma açılması planlanıyor.

Tüm örneklerin yanında görüyoruz ki, artık internetin bilgisayar ve akıllı telefonların da dışına çıkmaya başladığı bir döneme giriyoruz. Google firması arama motorunu internet bağlantılı gözlüğe taşıyor, otomobil kullanırken civarınızdaki hemen her şeyin istatistiğini artık araçtan alabilecek bir noktaya geldik. Bilgiye erişmenin kolaylığının pazarlama iletişimine katkısı her geçen gün artıyor. Her ne kadar bir çok endüstri için yukarıdaki uygulamaların bir kısmı henüz erken olsa da uzun vadede değişmeyen tek şey, halen hızlı olan kazanıyor.

Kaynak : Trendwatching “Point Know Buy” Trend brifingi.